ALZHEİMER HASTALIĞI BİR DEMANS SENDROMUDUR
Dilimizde popüler kullanımıyla bunama adı verilen demans kelimesi, etimolojik olarak Latince zihin anlamına gelen mens kelimesinden türemiştir ve demens zihnin yitirilmesi anlamına gelir. Latince’deki kullanım biçimiyle “yerleşmiş, varolan, edinilmiş olan zihnin sonradan yitirilmesi” anlamını taşımaktadır.
Demans olarak nitelendirilebilecek bir zihinsel bozulma, tanımı gereği, mesleki performans, sokakta, mali işlerde bağımsızlık, sıradan aygıtların kullanımı, hobiler, ev işleri, kendine bakım ile özetlenebilecek günlük yaşam aktivitelerinde kayda değer bir bozulmaya yol açacak şiddette olmalıdır. Demans olarak nitelendirilebilecek bir zihinsel bozulma, tanımı gereği, doğal seyri açısından kalıcı ve sıklıkla da ilerleyici olmalıdır.
Demansa özgü belirtiler güçsüzlük, hissizlik, görme alanı kayıpları gibi klasik nörolojik muayeneyle bulgularını ortaya koymaya alıştığımız belirtiler değil; unutkanlık, konuşma bozukluğu, yön bulma güçlüğü, yargılama-problem çözme güçlükleri, tanıma bozukluğu, el becerilerinde bozukluk, kişilik değişiklikleri, anksiyete, disfori, hezeyan ve halüsinasyonlar gibi belirtiler olacaktır.
Demans sendromunun semptomatolojisi, üç ana kategoride sınıflanabilir:
1. Bilişsel
2. Davranışsal,
3. İşlevsel
Yakınmaların başlangıç (sinsi, akut veya subakut) ve ilerleme tarzı (statik, kronik sürekli veya basamaksı, hızlı) belirlenip kaydedilmelidir.
1-Bilişsel belirtiler arasında mutlak olmasa da en sık rastlanılan belirti bellek alanına aittir. Hasta ya da yakını aynı soruların, aynı konuların tekrarlanması, özel eşyanın kaybedilmesi, randevuların unutulması, yemeğin ocakta, ocağın açık unutulmasından yakınmaktadır. Görsel-mekansal işlevlere ait bozulma kendini önce yabancı mekanlarda, giderek bildik mekanlarda yön bulma güçlüğü ve bazen kaybolma şeklinde gösterir. Dil bozukluğu erken dönemde adlandırma güçlüğü, kelime hazinesinde daralmayla başlayıp, giderek AH’de daha mutad olduğu gibi anlamanın da bozulduğu bir akıcı afaziye, ya da ilerleyici tutuk afazide daha mutad olduğu gibi gramer yapısının da bozulduğu bir tutuk afaziye dönüşür.
2-Davranışsal belirtiler arasında, apatiye varacak şekilde kendiliğindenliğin kaybı, disinhibisyona varacak şekilde dürtü kontrolünde bozukluklar (hiperseksüalite, hiperfaji) sayılabilir. Apati spektrumundaki hasta giderek daha az spontanite örnekleri sergiler. İnisiyatif göstermez, kendiliğinden bir şey talep etmez, kendisine yönelinmediğinde konuşmaz. Çevresinde olup biten hiçbir şey ilgisini çekmez gibidir. Sosyal uygunsuz davranış olarak adlandırılan sosyal konumla bağdaşmayan rahat davranışlar, alışılmadık girişkenlik, şakacılık, çocuksulukla gösterir; hasta yakınları bu değişiklikleri sıklıkla aile için bir utanç vesilesi olarak aktarırlar. Hiperseksüalite hastanın o zamana kadar edindiği sosyal normlar dışında cinsel içerikli imalar taşıyan söz ve davranışlar sergilemesinden uygunsuz cinsel taleplere kadar varan şiddetlerde görülebilir. Hiperfaji hastanın alışılagelen ağız tadının değişmesi, oburlaşması ve özellikle şekerlemeye düşkünleşmesi şeklinde başlar ve çay poşeti, kendi feçesi gibi yenilmeyecek nesnelerin dahi ağza tıkıştırılabildiği şiddetlere ulaşabilir. Psikotik belirtiler düşünce ve algı bozuklukları şeklinde ortaya çıkar. Düşünce bozuklukları özellikle hırsızlık (“bakıcı paramı çalıyor”), sadakatsizlik (“eşim beni bir başkasıyla aldatıyor”) ve terkedilme (“beni bakımevine atacaksınız”) hezeyanları, misidentifikasyon “burası benim evim değil, eve gidelim” ve Capgras hezeyanı (tanış olması gereken kişi onun yerine geçmiş bir taklidi) şeklinde ortaya çıkar.
3-İşlevsel alana ait belirtiler, işini sürdürmek, ev dışında yolculuk, alışveriş, mali işleri (fatura ödemeleri, banka işleri, vb.) çekip çevirmek, günlük aygıtları kullanmak, hobilerini sürdürmek, ev işlerini yürütmek, kendine bakım veya hijyene (giyinmek, yıkanmak, beslenmek, tuvalet, vb.) muktedir olmak şeklinde örneklenebilecek özellikleri bozabilir.
1.Motor bozukluklar arasında başta yürüyüş bozukluğu olmak üzere ekstrapiramidal bulgulara atfedilecek yakınmaların sorgulanması (küçük adımlarla yürüme, donma, istemeden hızlanma, düşme, dengesizlik, hareketlerde yavaşlama, tremor, konuşma ve yutma bozukluğu) önemlidir.
2.Otonom bozukluklar arasında ise üriner inkontinansın bulunup bulunmaması önem taşır. İdrara yetişme güçlüğü (urgency) düzeyinde hafif bir inkontinansın dahi kaydedilmesi gerekir.
3.Parasomniler arasında özellikle REM uykusu sırasında tonik inhibitör aktivitenin çözülmesi sonucu ortaya çıkan rüyaların yatakta sıçrama, dövünme, düşme, konuşma, haykırma şeklinde dışavurumu olan REM uykusu davranış bozukluğu (RUDB) belirtileri önem taşır. Uykuya dalma güçlüğü, kesintili uyuma, sabah çok erken uyanma gibi insomnia belirtileri ve insomnianın veya uyku apnesinin sonucu olarak veya bağımsız bir fenomen olarak “aşırı gündüz uyuklaması
Tablo. Demansta 3 kardinal ve 3 ikincil alanın sorgulanması
Bilişsel | Bellek Dikkat Dil Görsel-mekansal işlevler Yürütücü işlevler Praksis Gnosis | Yakın: yakın geçmişe ait kişisel ve aktüel olaylar; Uzak: ilkokul öğretmeni, okuduğu okullar, evlilik, emeklilik tarihleri, vb. Dalgalanma, konsantrasyon, çelinebilirlik Kelime bulma, anlama, okuma, yazma, hesaplama güçlükleri Yabancı/tanıdık mekanlarda dolaşabilme, yazı karakterinde değişiklik Problem çözme, yargılama, soyutlama bozuklukları Alet kullanma, giyinme, oturma-yürüme güçlükleri, Nesneleri tanıma, mekanda birbirinden ayırma |
Davranışsal | Kişilik değişiklikleri Duygudurum bozuklukları Algı bozuklukları Düşünce bozuklukları | Apati, disinhibisyon, sosyal uygunsuzluk Keder, isteksizlik, huzursuzluk, yerinde duramama, sinirlilik, uygunsuz neşe, eşin peşinden ayrılmama Görsel ve diğer halüsinasyonlar Hırsızlık, sadakatsizlik, Capgras ve diğer türden hezeyanlar |
İşlevsel | Sokakta Evde Kendine bakım | İş yaşamı, yolculuk, mali işler, alışveriş, sosyal ilişkiler Hobiler, ev aygıtlarını kullanma, yemek pişirme, diğer ev işleri, küçük tamirat, gazete-TV ilgisi Yemek yeme, yıkanma, giyinme, makyaj, traş olma, tuvalet mekaniği |
Motor | Yürüyüş bozukluğu, düşmeler, donmalar, dengesizlik, hareket yavaşlığı, güçsüzlük, erime, seyirme |
Otonom | Altına kaçırma, kabızlık, sertleşme bozuklukları, terleme |
Uyku | REM-davranış bozukluğu, aşırı gündüz uykusu, uyku apne sendromu |
| |
NIMH-AAMI Tanı Kriterleri
Yaş > 50.
Günlük yaşamda belleğe ilişkin yakınmalar.
Genç erişkinlere göre 1 standart sapma daha düşük nesnel bellek performansı.
Demans mevcut değil.
Normal ya da normalin üstü zeka seviyesi şeklinde bir çok tanı kriter sistemi bulunmakta, tanı patolojik olarak net konulsa da çeşitli tanı kriter sistemler, risk faktörleri ve muayene bulguları mevcuttur.hekimler uygun yöntem ve muayene sonrası görüntüleme teknikleriyle destekleyerek tanı koymakta ve tedavisine başlamaktadır.
Şüpheli unutkanlık, davranışsal ve işlevlerde bozulma gördüğünüz genel itibariyle ileri yaştaki yakınlarınızın bir psikiyatri ya da nöroloji kliniğine başvurmasını sağlayabilirsiniz. Böylece ilerleyici bir hastalık olan Alzheimer hastalığının tedavisinde, ilerlemesinin durdurulması çabasında katkınız olmuş olur.
Psikiyatrist Uzm. Dr. Gülnihal Gökçe ÜNAL
Ruh Sağlığı Birimi Koordinatörü
Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü